Yazmak güzeldir , duyguları tazeler..Yazmak . güzeldir. Anıları belgeler.Yazmak güzeldir ,umutlarınızı besler.Yazmak tarih yaratmaktır, bilerek veya bilmeyerek..Yazmak; geçmişin ders notlarıdır, gelecege ışık.. *Ne yazdığınız hiç önemli değil , yazın... gördügünüz , duyduğunuz,gezdiğiniz herşeyi,heryeri yazın..Korkmayın geri dönüp gerçeklerle yüzleşmekten..Ailenizle acı ,tatlı anılarınızı yazın mesela.Çocuğunuzun ilk adımındaki, ilk kelimesindeki duygularınızı yazın.Bir sınavdan kaldığındaki hayal kırıklığınızı ,hayattaki ilk başarınızı yadabaşarısızlığınızı yazın.Dostluklarınızı yazın, sıcacık sevgi dolu , herkezin gıpta ile bakıp örnek alacağı.Aşklarınızı yazın , özlemlerinizi , ayrılıklarınızı , kavuşmalarınızı.Vatan sevginizi yazın ; yanlış oldugunu düşündüğünüz her siyasi adımı, şehitverdigimiz her fidanda hissettiklerinizi ,Albayragımızı gönlerde dalganırkengördüğüzde içinizin nasıl kıpırdadığını...Hayallerinizi yazın örneğin, sınırsızca, kendi kafanızda kotalar koymadan.. Korkmayın , yazın.Yada Gezdiginiz şehirleri ,ülkeri yazın. Gezerken gördügünüz güzellikleriyaşadıgınız yerle farklılıkları ,aykırılıkları yazın...Kısaca aklınıza gelen herşeyi yazın..----------------------------------------------------------Bayram tatilinde Malta'yı ziyaret ettim.. Bugüne kadar çok fazla ülkegezdiğimi söyleyemem ,toplasam Avupa-Asya 8-9 ülkeden ibarettir. Ama nezaman nereye gittiysem hep aynı kanı ile döndüm.. Benim ülkem kadar güzeliyok.Önceleri bunun salt vatan sevgisinden kaynaklandığına inanıyordum. Ama dahairdeleyerek , daha objektif bakarak dikkatlice dolaştığım zaman gördümkühayır , değil , salt vatan sevgisinden değildi bu düşüncem. Gerçekten iklimiile , doğal güzellikleri ile, insanlari ile , damak tadı ile benim ülkemgibisi yoktu.Bütün hor kullanımına rağmen , bütün tarihin silinmeye çalışılmasına rağmen, heryıl çıkan hektar hektar orman yangınlarımıza,tabiat katliamlarınarağmen ,sömürülmekten körelmeye yüztutmuş insanlarımızın dostluklarına ,yardımsevereliğine rağmen memleketim gibisi gerçekten yok.Kısaca Malta hakkında bilgi vermek istiyorum size ;Akdenizde küçük bir ada.. Tarih boyunca Araplar ,Fransızler, Ispanyollarİngilizler gibi birçok ülkenin egemenliğine girmiş son olarak 1964 yılındabağımsızlığını kazanmış ancak 1979 yılına kadar Ingiliz kuvvetleri adadavarlığını sürdürmüştür. Daha çok İngiliz egemenliğinde kalan bu adadaİngiliz kamu hizmetleri sistemi benimsenmis ,İngilizce ve Maltaca resmi dil olarakkabul edilmiş ,trafik Kıbrıs'ta olduğu gibi soldan işlemektedir.1 Mayıs 2004 tarihinde Avrupa birliğine tam üye olmuş ,01 Ocak 2008tarihinde de Avro alanına dahil edilmiştir.Malta adaları ,en büyüğü Malta olmak üzere , Gozo ,Comino adında 2 küçükadası bulunmaktadır. Coğrafi yapısı gereği adada hiçbir dağ yada akarsubulunmamaktadır.Tarih'te şovalyeleri ile ünlü bu küçük ülkede gezerken ; mimarı yapısınınbiraz Bodrum'u andırığını beyaz taş duvarlarla tek renk binaların hakimolduğunu görürsünüz.Bunun sebebi ise Malta mimarisini korumak amacı ileinşaatların Malta taşı ile yapılma zorunluluğudur.Yeşilliğin çok az hatta neredeyse yok olduğu bu küçük adada bazı binalarınve restoranların duvarlarını sarmış begonviller ülkeninin neredeyse simgesidurumunda.Ingilizce eğitiminde ülkeye ögrenci çekmekte oldukça başarılı olan ülkeninen ciddi gelir kaynağını turizm ve öğrenciler oluşturmaktadır.Dünyanın en koyu katolik ülkesi sayılan bu küçük adadanın neredeyse her metrekarebaşına bir kilise düşmekte ve ve çok fazla dini tatil yapılmaktadır. Bununyanısıra öğlen saatleri " siesta" yapılmaktadır.Bu adayı gezerken reklamın önemini görüyorsunuz..Aslında bir turist gözü ile benim içinhiçbir cazibesi olmayan bu ada; Malta’yı tanıtan sitelere yada dergilere baktığınızda Malta'nın birtabiat harikası bir ülke olduğu kanısına varmamak imkansız. Ki bende görene kadar bu kararda idim.Eğer yolunuz Malta'ya düşerse , Mdina semtini ziyaret etmeden hattafaytonla gezi yapmadan dönmeyin. Medina olarak söylenen ve Arap döneminde buismi alan semt Malta'nın en eski yerleşim yeridir. Yüksek surlar içerisindekurulmuş şehrin ,3 tane giriş kapısı bulmakta ve içerisinde gezerken kendinizi yüzyıllaröncesinin Medina'sında hissettirecek kadar orijinal .Ama ben sizlere Medina'nın bütün güzelleğine rağmen hayal kırıklığınauğradığımı söylemeden edemeyeceğim.Malta'yı ziyaret etmemin diğer bir sebebide 6 aydır Malta'da dil eğitimialan kuzenimi görmekti. Ingilizce'nin önemini bildiğim ve kendim ögrenirkençok sıkıntı çektiğim için kuzenimin ingilizcenin hakim olduğu biryerdeeğitim alarak ,birçok ülkeden gelen insanlarla dostluklar kurarak daha kısa sürede dilproblemini çözmeye karar vermiştik.Hatta aynı uygulamayı ileride kendi yeğenlerim ve olursa çocuklarım içindedüsüşüyordum amma velakin Malta'daki ortamıgördükten bu fikrimi tamamen değiştirdiğimi gönül rahatlığı ilesöyleyebilirim. Çünkü gördüm ve dinledimki ; Buraya dil ögrenmeye gelengençlik tamamen ar ,namus , ölçülü davranma gibi duyguları ya yok yadaülkesinde onların deyimi ile kendi ülkelerinde bırakarak geliyorlar… ve hayat tecrübesi adı altında yaşayabildikleri herşeyi limitsizce yaşıyorlar.Bizler henüz şükürler olsunki bu kadar dejenere yada batının istediği kadar modern olmadık.Bir şarin dediği gibi , tatillerin en çok eve dönüşünü seviyorum...Sevgiyle kalın...13/10/2008